Monday, September 14, 2015

Çocuğumuzun Öğrenme Stili Önemli mi?

X ve Y neslinin muhatabı olan günümüzün çocukları sosyo-bilişim özellikleri nedeni ile 'Z nesli' ismi ile müsemma olmuştur.

Yaşadığımız devirde Z nesli kuşağı çocuklarımızın kişiliği ve bu çerçevede nasıl bir öğrenme stilinin olduğu ile ilgili bilgi mahrumiyeti yaşıyoruz. Bu nokta-i nazarla okul hayatında evladımızın karşılaştığı sorunları bizler zeka çizgisinde değerlendirip olumsuz bir takım mülahazalar içine giriyoruz.Çoğunlumuzun düştüğü bu hata evladlarımızın gelecek hayatında  da olumsuz manada iz bırakabilmektedir.Bu durum sadece eğitim hayatı için değil, evlilik ve iş hayatı için de çok önem arzetmektedir.

Görsellik, işitsellik ve dokunsallık gibi insanın doğasında olan özelliklerin hangisinin çocuğumuzda baskın olduğu konusunda bilgi fakiriyiz.Bu hususta örgün eğitim kurumlarında da toptancı anlayışla sergilenen aktiviteler çocuğun öğrenme stili ile ilgili özelliklerini tespit etmede yetersiz kalmaktadır.Bu nedenledir ki çocuğunuzla ilgilenmede 'ne yaptıysam olmuyor' serzenişini çok duyarsınız.Bu durum çocukla ilgili öğrenme ve kişilik stilinin bilinmeden hareket etmenin tezahürüdür.Unutulmamalı ki farkına varmadan birey kendi stilini çocuğuna empoze ettirme çabasından dolayı başarısızlık girdapları yaşamaktadır.

Görsel bir annenin işitsel özellikteki çocuğuna bilmeden yaptığı zulmü hayal edebilirseniz meselenin ehemmiyeti daha iyi idrak edilecektir.

Aile olarak çocuğunuzun görsel mi, işitsel mi yoksa dokunsal mı olduğu ile ilgili danışman öğretmenlerden mutlaka yardım alınması gerekmektedir.Sonuçta o öğrenme sitilinden aşı tutturularak bir eğitim formasyonu sağlanırsa çocuğunuzun psiko sosyal gelişimini olumlu yönde rahatlıkla izleyebileceksinizdir.Ayrıca ebeveyn olarak da çocuğunuzla ilgilenmede doğru adımlar atmış olacaksınızdır.

Yaşadığımız devirde Z nesli için, tüm zenginlik kaynaklarımızı da seferber ederek potansiyel eğitim ortamları hazırlama gayreti içinde olmalıyız.Bu ortamların da kalabalık gruplar çerçevesinden ziyade insan merkezli zumlamalarla kişilik envanterlerinin dikkate alınarak oluşturulması ehem arzeder.

Bugün örgün eğitim yuvalarında çocuklarımızda neşv ü nema bulacak istidatlar için en az altı, en çok on iki öğrenci mevcuduyla oluşturulacak VIP tarzı sınıf ortamları ülkemizin ufkundan uzak değil aslında. 

Böylece insan merkezli eğitim esasına dayalı bir halde mizaç tohumları sağlıklı bir şekilde filizlenecek ve sağlam karakterli   bireyler ortaya çıkacaktır.Bu noktada hem anne - baba hem de örgün eğitim kurumları birlikte hareket ederek bu işin seferberliğine girecek ve üç saç ayağının sağlam zemine oturmasına vesile olunacaktır.Unutulmamalı ki tek başına çalışan motor, üretim değil gürültü yapar.
(Gelecek yazımızda öğrenme stilleri ile ilgili makalelerimizi takip ederseniz kendinizin ve çocuğunuzun stilini öğrenebilirsiniz..)

0 comments: