Ebeveyn,
sevgisine sınır koymamalı ki çocuk duygu yoksunluğu yaşamasın. Zira sevmek,
sevilmenin peşin bedelidir. Günümüzde yanlış addedilen ‘çocuğa çok yüz verirsen
veya çocukla çok sık birlikte olursan kendine bağımlı yaparsın’ anlayışı,
maalesef ailelerde hurafe olarak devam etmektedir. Ebeveyn bilmeli ki çocuk
eksik kalan sevgiyi her zaman başka yerlere arayarak doldurmasını bilir.
Kâinat hiç bir
metrajında boşluk kabul etmez iken, kendisine hizmet edilen beşer dünyasında
bir boşluğun kabul edilebilirliği imkansızdır. Evde sevgi görmeyen evlad, başka
yerde gördüğü küçük sevgilere hemen meyleder ve onun adına 'aşk' der. İnsan kaynayan bir tencere gibidir. Kaynayınca
basıç artar. Ve siz subapını açmadığınız takdirde de patlamaya müheyya
kılarsınız. Bir maden olan altın, fiziki şartlarda 1064 santigrat derecede
erirken, altından daha kıymetli çocuğu
da sevgi hâlesiyle yavaş yavaş eritebileceksin ki tâlim ve terbiyede muvaffak
olunabilsin. İnsanda kan pompalayan bir et parçası var ve Yüce Yaratıcı ona
sevgi koymuşsa, size daima 'sevgi' pompalamak düşer. Trafo gibi olmak lazım ki etrafa enerji yayarak sevgi potaları ikâme edilsin.
Zira
günümüz depresif hastalıklara en acil reçete, kişinin kendisi dışında da
seveceği kimselerin varlığını hissetirmesi olacaktır.
0 comments:
Post a Comment